AKSAKAL: ‘ÖNCE VATAN’ DİYORUZ!
Genel Başkanımız Önder Aksakal, Gaziantep’te düzenlediği basın toplantısıyla gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Aksakal’ın gündeminde, Gaziantep’teki yerel seçim sonuçları, seçim sürecinde ve daha sonrasında YSK’nın rolü, Türkiye’nin içerisine girdiği iklim, ‘Y-CHP’nin geçmişten bugüne rolü ve 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü mesajı vardı.
Aksakal, “Topraklarımız üzerinde hesabı olanların bu hevesleri geçmişte olduğu gibi bundan sonrada devam edecektir. Milletçe kararlı ve dik duruşumuzdan asla taviz veremeyiz. Bu noktada her türlü sosyo-ekonomik politikalarımız bir kenara konulur ve vatanımızı korumak için bir arada oluruz. Bu yüzden ‘Önce Vatan’ diyoruz.” diyerek seçim süreci sonrası ilk ziyaretini gerçekleştirdiği Gaziantep’ten önemli bir mesaj verdi.
DSP Genel Başkanın Basın Toplantısı’nda Yaptığı Açıklamanın Tamamı:
Saygıdeğer Basın mensupları, değerli arkadaşlarım,
31 Mart seçimleri sonrasında ilk ziyaretimizi Gaziantep ilimize gerçekleştiriyorum.
Gaziantep, Demokratik Sol Parti’nin yerel seçim sürecinde stratejik olarak özel önem verdiği bir ilimizdir.
Gaziantep Bir Türkiye Mozaiği
Zira, bir Zeugma misali Türkiye mozaiği olarak gördüğümüz Gaziantep, milli birliğimizin ve toplumsal bütünlüğümüzün vücut bulduğu kentlerimizin başında gelmektedir.
Gaziantep’in ekonomik, sosyal ve kültürel yapısını en iyi bilen, burayla özdeşleşmiş, ve Gaziantep halkının ortak paydası gibi gördüğümüz bir değerli siyasetçi olarak sayın Celal DOĞAN’ın Büyükşehir Belediye Başkanlığına adaylığı için partimize başvurusunu olumlu şekilde değerlendirmiş ve DSP adayı olarak göstermiştik.
Ancak seçim sonuçları umduğumuzun dışında gerçekleşti, Gaziantep halkı sayın Fatma ŞAHİN’e görev verdi, kendilerini demokrasiye olan bağlılığımızın bir gereği olarak elbette tebrik ediyorum.
Oluşan Manzara Endişe Verici
Değerli basın mensupları,
Ülkemizin bugün içinde bulunduğu sosyo-ekonomik, hukuksal ve siyasi manzara bizlere geleceğe dair umut vermekten uzak bir noktadadır.
Özellikle yerel seçimler sonrasında yaşadığımız ve bugün olmuş hâlâ sonuçlandırılamayan bu süreç ve manzara karşısında ellerini ovuşturan küresel güçlerin yardakçılarının ihanet düzeyindeki davranışları bizleri endişelendirmektedir.
Yüksek Seçim Kurulu, toplumun hukuka ve adalete olan inancının örselenmesine sebebiyet verecek bir yönetim tarzı ortaya koymakla esasen mülkün temeline zarar vermektedir.
ATATÜRK ve Şehitlerimize Karşı Yapılmış En Büyük Hakkaniyetsizlik
Seçimler demokrasinin vazgeçilmez unsuru ise, özgür ve dürüst seçimleri hayata geçirmek, toplumun tercihlerini ortaya koyduğu sandıklar konusunda içinin rahat olmasını sağlamak da bu tanımla görevlendirilmiş YSK’nın sorumluluğundadır.
Duruma göre vazife çıkarıp, kurgulanan sistemin tesisine hukuk misyonunu kullanarak bir oldu-bitti anlayışıyla hizmet etmek, yüz yıllık Cumhuriyet geçmişimize, demokrasiye ve hukuka olan inancımıza, dahası bu değerleri bizlere kazandıran başta büyük önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve şehitlerimize karşı yapılmış en büyük hakkaniyetsizlik olarak görülmelidir.
Topraklarımız üzerinde hesabı olanların bu hevesleri geçmişte olduğu gibi bundan sonrada devam edecektir. Milletçe kararlı ve dik duruşumuzdan asla taviz veremeyiz.
Bu noktada her türlü sosyo-ekonomik politikalarımız bir kenara konulur ve vatanımızı korumak için bir arada oluruz. Bu yüzden “Önce Vatan” diyoruz.
Y-CHP Görevini Hala Sürdürmekte
Değerli basın mensupları,
Akparti Genel Başkanı ve Başbakan olduğu süreçte küresel sistemin bölgemiz üzerindeki çalışmalarına yönelik desteğini ve işbirliğini övünerek savunan sayın Tayyip ERDOĞAN’ın, Cumhurbaşkanı olduktan sonra işin esasına vakıf olmaya başladığını, sözde Kürdistan yapılanmasını dayatanlara yönelik ılımlı yaklaşımını yeniden gözden geçirmek zorunda kaldığını gözlemliyoruz.
Ancak, 2002’de iktidara getirildikleri dönemde Akpartiyi iktidarda tutma görevi verilen, başta kendilerini Y – CHP olarak tanımlayan ana muhalefet partisi ve ayrılıkçı terör örgütünün teorik destekçisi HDP olmak üzere çeşitli siyasi yapılanmalar ile STK’lar, kurgulanmış olan projenin sekteye uğramaması için her türlü gayreti bugün de göstermeye devam ediyorlar.
İftira Kampanyalarını ve Algı Yönetimlerini Ciddiye Almıyoruz!
Güneydoğu bölgemizde planlanan yeni devlet yapılanması senaryosunda üzerine rol biçilen sözde Atatürkçü – solcu yapılar, kendileri dışında hiçbir partinin siyaset arenasında yer almasına tahammül edemedikleri gibi, her türlü iftira kampanyası ve algı yönetimiyle toplumu biçimlendirme gayreti içerisindedirler.
Bülent ECEVİT’in DSP’yi kurduğu günden bu yana 33 yıldır aynı tür saldırılara artık alıştık, ciddiye de almıyoruz.
Ama iyi bilinmelidir ki, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğüne kastedenlerle, emperyalist politikaların emir eri olmuş yapılarla, şahsi siyasi ikbal dışında hiçbir amaç gütmeyen sahte Atatürkçülerle ve sahte solcularla da mücadelemiz hiç eksilmeden devam edecektir.
17 yılda AKP iktidarının yanlışlarını kendi yanlışlarıyla beslemekten başka hiçbir varlık gösteremeyen Y- CHP’nin, hamasi vaatler ve söylemlerle bir seçenek olabileceğine artık toplum da inanmıyor.
Tuzu kuru jakoben bir zümrenin işgali altındaki bu partinin bugünkü yapısı, “kökleri Kuvayı Milliye’ye dayanan ve boynunda padişahın idam fermanıyla Kurtuluş Savaşımızı yöneten Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu” partiyle uzaktan yakından bir benzerliği de kalmamıştır.
Türk milleti öncelikle bunlardan kurtulmalıdır!
DSP, Emekçinin Mücadelesiyle Doğdu: Yaşasın 1 Mayıs!
Değerli basın mensupları,
Yarın 1 Mayıs. İşçinin, emekçinin bayramı.
Alın teriyle geçimini sağlamak zorunda olan ve her damlasının sömürüldüğü insanlarımızın emeğini yok sayanların tahakkümünde bir dünyada yaşıyoruz.
Yedi yıldızlı saltanatlarını iktidar olanaklarıyla besleyen sözde sendika yöneticileri elinde birer oyuncak haline getirilmiş emekçi kesiminin bugüne kadar sahip olduğu hakların her birinde Demokratik Sol felsefenin izi vardır.
DSP, çalışanların hak mücadelesinden doğmuş ve bu yolda mücadelesini en küçük bir zafiyet göstermeksizin kararlılıkla sürdürmektedir.
Bu vesile ile tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü kutluyorum.
Yaşasın 1 Mayıs!
