Partimizden Haberler

DSP Başkanlık Kurulu Yeni Yılın İlk Toplantısını Yaptı.

DSP Başkanlık Kurulu Genel Başkan Önder AKSAKAL başkanlığında 2017 yılının ilk toplantısını gerçekleştirdi.

10. Olağan Kurultay sonrasında Genel Başkan Önder AKSAKAL tarafından belirlenen DSP Başkanlık Kurulu, görev alanlarıyla ilgili görüş alışverişleri ve çalışmaların yanı sıra ülke gündemine ilişkin değerlendirmeler sonucunda aşağıdaki hususların kamuoyuyla paylaşılmasına karar vermiştir.

DSP Başkanlık Kurulu’nun açıklaması şöyledir:

“Türkiye, mevcut iktidar eliyle sonu belirsiz bir siyasi sürecin içerisine sokulmuştur.

Egemen sistemin Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada yeni bir devlet yapılanmasını gerçekleştirme stratejisini “geç algılayan” Ak Parti iktidarı ne yapacağını bilemez bir halde, yıllardır sürdürdüğü yanlış dış politikalarla ülkemizi terör örgütlerinin açık hedefi haline getirmiş ve Suriye topraklarında sonu belirsiz bir maceranın içine sürüklenmesine sebep olmuştur.

Sadece dış politikada değil, aynı zamanda yanlış ekonomi politikalarıyla devletin bir borç batağına saplanması ve adı konulmamış ciddi bir kriz ortamı yaratılmıştır.

Anayasa’da değişiklikler yaparak bu günlerin sorumlularının hukuki sorumluluklarını ortadan kaldırmak adına yüz yıllık Cumhuriyet rejimi’nin yerine bir “Süper Padişahlık” sistemi getirme gayreti tüm hızıyla sürmektedir.

Bu çalışmalar, “yamalı bohça” diye adlandırılan mevcut Anayasayı “delik-deşik Anayasa” haline getirmekten başka bir anlam taşımamaktadır. Bu süreç demokrasinin bitirilmesi sürecidir.

Kabul edilmelidir ki, iktidar devleti yönetemez hale gelmiştir. Ülke göz göre göre bir felakete doğru hızla sürüklenmektedir.

Ülke’de can ve mal güvenliği kalmamıştır. Kimin nerede ne zaman yaşamını yitirebileceğine dair belirsizlik her geçen gün derinleşmektedir. Hükümetin Başbakan Yardımcısı dahi Suriye politikasının başından beri yanlış olduğunu itiraf etmek zorunda kalmıştır.

Bir ülkede siyasi parti liderleri “zırhlı araçlarla ve birinci derece koruma uygulamasıyla” yaşıyorsa, o ülkede sıradan halkın hiç bir şekilde yaşam güvencesi kalmamış demektir.

Bütün bu olumsuzlukların içi boş “birlik beraberlik” çağrıları ile ortadan kaldırılabilme olanağı yoktur.

Demokratik Sol Parti olarak çağrımız şudur:

Bu badirelerden çıkış için, Hükümet derhal istifa etmeli ve yerine seçimlere katılma hakkı bulunan partilerin temsilcilerinden oluşan bir seçim hükümeti kurulmalı, seçim barajı kaldırılarak yapılacak seçimlerle, tüm toplum kesimlerinin temsil edilebileceği bir yeni Meclis oluşturulmalıdır.

Çünkü ülkeyi bu duruma Ak Parti hükümetleri ve onların yanlış politikaları getirmiştir.

Fırat Kalkanı harekatı, Atatürk’ün “Yurtta Barış, Dünya’da Barış” politikasına aykırı bir stratejidir. Zira bu harekatın “Teröre karşı değil, Esad rejimini devirmeye” yönelik olduğuna dair söylemler dünyaya ilan edilmiştir. Dolayısıyla Komşularımızla olan ilişkilerimiz derhal eski haline getirmeli ve bölgede asi haydutlarla değil, mevcut Suriye devleti ile teröre karşı mücadele edilmelidir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin Laik devlet yapısı ciddi bir tehdit altındadır. Hilafet özentisi içinde olan kesimler her geçen gün bu heveslerini daha bir cüretkâr tavırla ortaya sürmektedirler. Diyanet İşleri Başkanlığının da içinde yer aldığı laiklik karşıtı bir kısım çevreler, yeni yıl kutlamalarından satranç sporuna kadar her türlü etkinliği suç sayan şeriat temelli görüşlerini açıkça beyan etmekten çekinmemektedir.

Toplum bu tip yapılar eliyle birbirine düşman hale getirilmekte ve açıkça bölünmektedir.

Bu gidiş iyi bir gidiş değildir!”

 

 

Başa dön tuşu