Genel Başkanımızdan Haberler

Sn. Önder Aksakal TBMM Başkanını Ziyaret Etti

DSP GENEL BAŞKANI ÖNDER AKSAKAL, TBMM BAŞKANI İSMAİL KAHRAMAN’I ZİYARET ETTİ.

Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Önder AKSAKAL, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Sayın İsmail KAHRAMAN’ı ziyaret ederek, Türkiye’nin iç ve dış sorunlarıyla ilgili görüşlerini içeren bir mektup sundu.

DSP Genel Başkanı Önder AKSAKAL, beraberinde Genel Sekreter Abbas DENİZ ve Parlamento İle İlişkiler Başkanı Genel Başkan Yardımcısı Hasan ERÇELEBİ ile birlikte TBMM Başkanı İsmail KAHRAMAN’ı ziyaret ederek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, tarihindeki en belirsiz ve en zor dönemlerinden birini yaşadığını, dünya üzerinde yer aldığı jeopolitik konumu itibariyle de yüzyıllardır tüm dünya medeniyetlerinin iştahını kabarttığını belirterek, bu konuda Demokratik Sol Parti olarak düşüncelerini içeren bir mektup sunmak istediklerini, bu tarihi süreçte yine tarihe not düşmek adına bu görüşlerinin Meclis kayıtlarında kalıcı olmasını arzu ettiklerini söyledi.

DSP Genel Başkanı Önder AKSAKAL, TBMM Başkanı İsmail KAHRAMAN’a hitaben yazdığı mektupta şu görüşlere yer verdi;

“Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarihinin en belirsiz ve en zor dönemlerinden birini yaşıyor.

Ülkemizin bulunduğu jeopolitik konum, tüm dünyanın iştahını yüz yıllardır kabartmakta ve bu durum belki de sonsuza dek sürecektir.

Bir gerçek daha var ki, bu topraklarda yaşayan insanlar en az, gelişmiş diğer ülkelerdeki insanlar kadar “insanca yaşamayı” hak etmektedir.

Her ne kadar Türkiye’de geçmiş dönemlere atfen bugünkü durumumuz “daha iyi” gibi gösterilmeye çalışılsa da, siz, biz, hepimiz biliyoruz ki, o gün tüm komşularıyla barışık, terör olayları bitirilmiş, elebaşı tutuklanmış, şehit cenazesi olmayan, bankalarının hortumlanmasının önüne geçilmiş, ekonomisi bataklıktan çıkarılmış ve toparlanmakta olan bir Türkiye’den, bugün tüm komşularıyla kavgalı, tüm müttefikleriyle ilişkileri zedelenmiş, borcu olmayan neredeyse bir tek vatandaşı kalmamış, bırakın güvenlik güçlerini, masum sivil vatandaşlarının bile nerede ne zaman yaşamını yitireceği belli olmayan bir terör ortamında, geçmişte üç-beş çapulcu olarak tanımlanan eşkıyanın ülkeyi cehenneme çevirme tehditleri karşısında ne yapacağını bilemez durumdaki bir Türkiye’ye gelinmiştir.

Yaşanan sürecin, en az bizim kadar sizi de derin endişelere sevk ettiğine inanıyorum.

Bir ülkede yaşanan her iyi gelişme nasıl Hükümetlerin artı hanesine yazılıyorsa, her olumsuzluk da elbette eksi hanesine yazılacaktır. Bu doğal olanıdır.

Fakat ülke öyle bir noktaya getirilmiştir ki, artık bu yükün altından Sayın Davutoğlu Başbakanlığındaki 64. Cumhuriyet Hükümeti’nin tek başına kalkabilme olanağı kalmadığı gibi, Mecliste yer alan muhalefet partilerinin de bu krizi yönetebilecek ne bir iradeye, ne de tecrübeye sahip olmadıkları açıkça görülmektedir.

Türkiye kan kaybediyor. Dönüşü olmayan bir yola doğru hızla ilerliyor.

Bu gidişi durduracak en önemli güç, milletin temsil edildiği ve zat-ı âlinizin başında bulunduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.

Sorun tek başına, bir partinin aldığı ya da alacağı oy oranı olmaktan çıkmış, ülkenin sorunları için gerçekten kafa yoracak, dirayetli, milli ve manevi değerlerine inançlı, toplumsal değer yargılarına saygılı, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü ilkesine sıkı sıkıya bağlı ve geçmişinde de bunu ispatlamış bir siyasi yapının Mecliste varlığının sağlanması zorunluluğuna dönüşmüştür.

Demokratik Sol Parti olarak bu toplumsal sorumluluğumuzun bilinciyle kaygılarımızı, öneri ve taleplerimizi şahsınızda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne iletmeyi tarihi bir görev sayarız. Bu itibarla;

1- Meclis ivedilikle, her türlü kompleksten arınmış olarak toplumun tümünün bu çatı altında temsiline olanak verecek şekilde, yürürlükteki anti demokratik seçim barajını tamamen ortadan kaldırmalı ve ilk seçimde uygulanabilmesi için Anayasa’ya bir de geçici madde koymalıdır.

2- Bundan sonra ise, son genel seçimlerde tüm seçim çevrelerinde seçime katılmış siyasi partilerin temsilcilerinden oluşacak bir “Seçim Hükümeti” kurulmalı ve derhal erken seçime gidilmelidir.

3- Ülkenin içine düşürüldüğü derin ekonomik ve siyasi krizin dillendirilmesini örtülemek adına gündemde tutulan “Yeni Anayasa”, “Başkanlık” gibi konular gündemden çıkarılarak, ülkenin normalleşmesi projesi hayata geçirilmelidir.

4- Gerek etnik kimlikleri, gerekse inanç ve mezhepsel farklılıkları tahtında bin yıldır kardeşçe yaşayan halkımızın yeniden kucaklaşması sağlanmalıdır. Bu tarihi bir görevdir.

Yukarıda belirtilen konular yalnızca şahsınızın değil, aynı zamanda Sayın Cumhurbaşkanı’nın da öncelikli sorumluluğu kapsamındadır. Düşüncelerimizi paylaşmak adına zat-ı âlilerinden gerek yazılı, gerekse bizzat sözlü olarak talep ettiğim görüşme talebine bugün itibariyle henüz olumlu yanıt alamadığımdan, Sayın Cumhurbaşkanımızın da bilgilendirilmesine delâletinizi rica ederim.

Türkiye Cumhuriyeti Devletini üç kez yönetmiş olan Demokratik Sol Parti’nin görüş ve önerilerinin, her hafta görüşülen Muhtarlarımızdan daha önemsiz olmadığı düşüncesiyle saygı ve muhabbetlerimi arz ederim.”

TBMM Başkanı İsmail KAHRAMAN görüşmede yaptığı konuşmada ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Demokratik Sol Parti’nin kurucusu Bülent Ecevit’in Türkiye siyasetinde önemli bir yeri olduğunu, esasen Büyük Millet Meclisi’nin topluma yol gösterme noktasında elbette öncü rol üstlendiğini, misyon itibariyle de özgürlükçü ve halkı daha çok önceleyen bir Anayasa yapımında sorumluluğunun olduğunu vurguladı. Bu ihtiyacın, bir çok maddesi günün koşullarına göre değişim gösteren mevcut anayasanın hem çok maddeli olmaktan kurtarılması, hem de psikolojik anlamda darbe anayasası kavramından kurtarılması adına önemini vurguladı.

Başa dön tuşu